17 Mayıs 2013 Cuma

Rubailerden-1


haiku-9



iki kareden ekmek
arasında peynir salam
sıkışmıştılar




çay kaynadı
mutluluk yudum yudum
tomurcuk ve siyah


uydurmaca sözlük

hani insanlar doğa olaylarını çocuklara anlatmak için onları insanlara dönüşütürürler ya masallarda. çocuklar için masallar büyükler için dinler... hatta eski dinler de mitoloji... neyse o değil konu ama tam konudan sapmalık yerdeyiz! 

işte o olaylarda insana ad aktarımı yaparlar güneş işe ay, gece işe gündüz, öfkeli rüzgar vs. eşyalar için de aynı şeyi yaptıklarında (Oyuncak Hikayesi, Arabalar) sanki onlara birer ruh verilirmiş gibi... sanki o eşyaya bir toz üflemişsin de ama o tozun hiç bir numarası yokmuş da , aslında onunla beraber havada üflediğin şey onun içine girmiş gibi. sanki o giren şey büyüymüş gibi.

işte ben o şeyin adına efsun dedim.

---

bir gün dedem tarladayken bana dedi ki, 

kızım tarlanın çevresine agaç eksek şu mehmetgillerinkine komşu tarafla nurşen dayılara komşu tarafa yirmi fidan eksek, gülsu ninenlerle oğullarına komşu taraflar da onbeşer tane fidan alır. hesaplayıver bakayım kızım bana kaç fidan gerek bizim tarlaya?
Düşündüm düşündüm... kafamın içi kazan gibi. Agacın gölgesine oturdum elime de aldım bir çomak çizdim. daha kolayladı bunu. artık benim de bir tarlam oldu. küçük tarla, kopya tarla... işaretledim fidanların yerlerini de noktalarla.

işte ben bunun adına teori dedim. 



Ben doktor freud!

 Oysa bilinçaltı konusundaki o acemice bilgilerim

 Herşeyi tedavi edebileceğini sanmama yol açıyordu

 Kendini anlatmanın...

 Ben doktor Freud sanki! kanepede sızmıştım

 Elimde kitapla

 Az çok herşeyi bilen 

 Aslında çok cahildim



İşbu şiir, egzersiz amacıyla yazılmıştır. Raftaki 7. kitabın 7. sayfasındaki 7. cümle ile başlayan 7 mısralık şiir yazma egzersizidir.

alfabe hikaye

Aydınlık bir gündü o gün
Birden fırtına koptu sonrasında
Celallendi tabiyet
Denizler şehre indi dedi tebbet
Esnaf kapattı dükkanları
Fırtına kimini içeri tıktı
Göl oldu olmasına evlerin içleri ama
Hasar görmekten iyidir dışarı çıkıp da
Işık huzmeleri sardı havayı sonra
Jandarmalar, askerler koştu yardıma
Kapılar açıldı insanlar dışarı çıktı
Lal olmuş kuşlar ötmeye başladı
Minik kelebekler dolaştı
Nice yaratık aleme geri döndü
Onlarsızlık başına vurdu insanın
Öksüz kaldığını anladı şehirlerde
Parklar var yeşil görmek için evet
Resmi yine de aslı değil
Sonunda insanoğlunun kafasına dank etti
Şen şakrak doğayla bir kez daha denemek
Tekrardan birleşmek
Ulaklar yayıldı
Üç gün üç gece içinde
Viraneler terkedildi
Yine ana kucağına geldi insanlık
Zarardan döndüler, sonsuza dek, mesut yaşadılar

mutlu edenler -1




18 Nisan 2013 Perşembe